Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre 65 yaşından sonraki dönem yaşlılık olarak adlandırılır. 2021 verilerine göre ise dünya nüfusunun yaklaşık %10’unun 65 yaş ve üzeri bireylerden oluştuğu gözlemlenmektedir. Tıbbın gelişmesiyle insanlarda yaşam süresinin artması ülkemizde de yaşlı nüfus oranının diğer yıllara göre yükseldiğini göstermektedir. Dolayısıyla yaşlı nüfusun kaliteli bir yaşlılık sürdürebilmesi için bakım, teşhis ve tedavi süreci daha önemli hale gelmektedir.
Yaşlı hekimliği olarak da bilinen ilk geriatri kliniği 1993 yılında dahiliyenin yan dalı olarak kurulmuştur. Farklı disiplinlerden oluşan geriatri ekibi yaşlılığa bağlı hastalıkların tanısı ve tedavisiyle ilgilenir. Bazı hastaların tedavisi hastaneden devam ederken tedavisi başlayan ancak faklı nedenlerle ev ortamında sağlık hizmeti alması gereken hastalar evde bakım hizmetinden faydalanırlar. Geriatrik hasta bakımı zaman zaman oldukça komplike hale gelebileceğinden hasta yakınlarının ilaç saatine uymanın yanında hem beslenme hem de hastaya duygusal yaklaşım konusunda geriatri uzmanlarının yönlendirmelerine birebir uymaları oldukça kritiktir.
Yaşlılar Neden Geriatri Hizmeti Almalı?
Geriatri uzmanlık alanı gereği yaşlı hastalıklarında oldukça güvenilir bir deneyime sahiptir. Geriatri disiplininde çok fazla hastanın muayene ve tedavi edilmesi farklı hastalıkların belirti vermeden teşhis edilmesinde de etkendir. Geriatri kapsamlı bir araştırmanın ardından 65 yaş ve üstündeki bireylerde ortaya çıkan ve çıkması olası hastalıkların teşhis ve tedavisine etkin rol oynar.
Bazı hastalıklar yaşlılıktan kaynaklanırken bazı hastalıklar ise kişinin fiziksel ve ruhsal yapısında ortaya çıkan hastalıklardır. Bu iki durumun ayrımının net olarak erken vakitte yapılabilmesi hastaların kaliteli bir yaşlılık geçirebilmelerine katkı sunar. Dolayısıyla geriatri bölümüne başvuran 65 yaş ve üstü bireyler sağlıklarının kontrol altında olduğunu bilirler. Diğer yandan geriatrik hastalara evde bakım hizmetinin de verilmesi geriatrik hasta bakımı için oldukça önemli bir durumdur.
Geriatrik Hastalara Nasıl Yaklaşılmalı?
Geriatrik hastalarda en sık görülen sendromlar arasında idrar ve dışkı kaçırma, beslenme sorunu, uykusuzluk, bilinç bulanıklığı, depresyon ve yatak yaralanmaları sayılabilir. Hasta bazı hastalıkları muayene sırasında dile getirirken bazı durumları ise hastalığını tanımlamakta zorlanır. Bazı durumlarda ise hastalıklar üst üste geldiği için doğru tanı koymak zaman alabilir. Geriatrik bir hastaya yaklaşırken;
- Sakin olmak, hastaya güven vermek ve iyi bir dinleyici olmak,
- Kısa ve basit sorular sormak ve cevabı sabırla beklemek,
- En son hastaneye yatış nedenini öğrenmek,
- Kullandığı ilaçların reçetelerini istemek ilk yapılacaklar arasında yer alır.
Hastanın verdiği bilgileri ve reçeteleri baz alan geriatri uzman ekibi hastaya günlük yaşam aktivitelerini tek başına yapıp yapamadığını sorarak bilişsel ya da fiziksel aktivitelerinde herhangi bir gerileme olup olmadığını kontrol eder. Telefon kullanma, alışverişe tek başına çıkabilme durumu gibi sorulara cevap veren hastaya fiziksel olarak da bazı testler yapılarak hastanın verdiği bilgi test edilir. 30 ila 45 dakika arasında süren bu değerlendirme süreci hastanın mevcut durumu hakkında bilgi verir. Durum değerlendirmesinden sonra yapılacak laboratuvar testlerinden sonra ise tedavi süreci başlar. Geriatrik bir hastanın bakımında dikkat edilmesi gereken diğer bir durum bakımının nerede yapılacağıdır. Kendi bakımını yapamayan hastaların bakımı genellikle evde sağlık hizmeti kapsamında yapılır.
Geriatrik Hastalarda Evde Bakım Hizmeti Neleri Kapsar?
Yaş ilerledikçe vücut yaşlanmaya hem fiziksel hem de zihinsel fonksiyonlarda kayıplar yaşamaya başlar. Bu kayıplar sonucu yaşlılar; demans, tansiyon, şeker, romatizma, görme-duyma kaybı, böbrek fonksiyonlarında bozukluklar, kemik problemleri gibi farklı hastalıklarla baş etmek zorunda kalırlar. Bir ya da birden fazla hastalıktan dolayı hastaneye yatırılan yaşlılar ise bir yandan hastalıkla mücadele ederken bir yandan da sosyal ortamlarından koparılma kaygısı yaşarlar. Bu durum onlarda; sevdiklerinden uzaklaşma sonrası sosyal yoksunluk, ihmal edilme, statü kaybı gibi olumsuz duyguların gelişmesine sebep olur. Dolayısıyla yaşlı bireyler son günleri olarak da tabir ettikleri yaşlılık dönemlerini aileleriyle birlikte geçirmek isterler.
Geriatrik hastalara evde bakım hizmeti, yaşlılarda sadece bedensel sağlığın değil ruhsal sağlığının da korunmasına hizmet eder. Bununla birlikte sosyal ortamından koparılmadan tedavisi devam eden geriatrik hastada yaşam kalitesinin de arttırılması hedeflenir. Aile yapısına da uygun olan evde bakım hizmeti sadece hastaya bakım yapmaz aynı zamanda hasta bakımını üstlenen aile bireylerine de danışmanlık yapar.
Geriatrik Hasta Bakımında Nelere Dikkat Edilmeli?
Geriatrinin yaşlı hastaya koyduğu tanıdan sonra başlayan tedavi süreci evde danışmanlık, muayene, tetkik ve tedavi işlemleriyle devam eder. Geriatrik hasta bakımını kendi evlerinden yapmaya karar veren aile bireylerinin aşağıdaki sorumlulukları da üstlendiklerini unutmamaları gerekir:
- Tedavi sürecinde oluşan şikayetleri takip etmek,
- Yaşlının kişisel bakımına destek olarak onun kendini iyi hissetmesine katkı sunmak,
- Doğru ilacı reçeteye uygun zamanda vermek,
- Yaşlının sinirlilik hali ya da gerçeklik algısını yitirmesi durumuyla baş etmek,
- Hastane kontrollerini takip etmek,
- Manevi olarak yalnız olmadığını hissettirmek.
Geriatrik hastanın hem fiziksel hem de ruhsal durumu bakım verene bağımlılık derecesini belirler. Fiziksel şikâyeti olan hastalar kendi işlerini fiziki durumlarını müsaade ettiği ölçüde yapabilirken demans(bunama) tanısı konan hastalar için durum daha komplikedir. Bakım üstlenen aile bireyinin hastanın sağlık durumuna göre bakım yapması hastanın günlük yaşam kalitesi ve kaliteli bir ömür sürebilmesi için önemlidir.
Geriatrik Hastalarda Beslenme
Yaşlılık döneminde olan bireylerde vücut ağırlığı düşmeye, protein, kas yapısı ve hücre içi ve yağ kütlesi ile birlikte kemik yoğunluğu azalmaya başlar. Bu fiziksel özelliklerin yanında vücutta susuzluk, bağışıklık sisteminde düşüş ve nörolojik fonksiyonlarda değişiklik görülür.
Yaşlılıkta dengeli beslenme geriatrik hastaların hem fiziksel hem de mental fonksiyonlarını olumlu etkiler. Yaşlılık döneminde tüketilen enerji, günlük alınan protein, karbonhidrat, yağ, vitamin, mineral, sıvı ve posa oranı dikkate alınarak beslenme diyeti uygulanır. Ekmek, pirinç, meyve, sebze, et, tavuk, baklagiller, yumurta, süt, yoğurt, peynir, hayvansal ve bitkisel yağlar ve şekerin dengeli tüketilmesi önerilir.
Yaşlıların enerjiyi minimum düzeyde harcadığı düşünülürse; enerji içeriği yüksek besinler yerine protein, vitamin ve mineral bakımından zengin gıdalar verilmelidir. Ayrıca öğün atlanmaması, geriatrik hastaların yemesi kolay gıdalarla beslenmesi de yetersiz beslenmenin önüne geçer. Yaşlılarda düzensiz beslenme ise ani kilo kaybına ve fiziksel ve mental işlevlerde azalmaya sebep olur. Dolayısıyla yaşlının kaliteli bir ömür sürmesinde beslenmenin oldukça önemli bir yeri vardır. Yaşlı bakımını üstlenen bireylerin uzmanların verdiği diyete ve beslenme aralıklarına uymaları oldukça önemlidir.