mide bulantısı
CategoriesGenel

Mide Bulantısı Hangi Hastalıkların Habercisi?

Memorial Ataşehir Hastanesi

Gastroenteroloji Bölümü

Uz. Dr. Şule Namlı Koç

Mide bulantısı hangi hastalıkların habercisi

Toplumda herkesin yaşayabileceği en yaygın şikayetlerden biri olan mide bulantısı, yemeği fazla kaçırmak, araç tutmaları, hoş olmayan koku ve görüntülere karşı tepki ya da üşütmek gibi daha masum nedenlerden kaynaklanabildiği gibi, ciddi hastalıkların habercisi de olabilmektedir. Mide bulantısı; ülser, mide bağırsak enfeksiyonları, ani başlayan gastrit, bağırsak tıkanıklığı, apandisit gibi sindirim sistemi rahatsızlıkları başta olmak üzere stres, gebelik, vertigo, migren, tansiyon sorunları hatta beyin tümörü gibi hastalıklara da işaret edebilmektedir.

Memorial Ataşehir Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Şule Namlı Koç, mide bulantısının nedenleri hakkında bilgi verdi.

Mide bulantısı nedir?

Mide bulantısı sadece midenin hastalığı olarak ele alınmaması gereken bir şikayettir. Mide bulantısı bir hastalık değil vücutta farklı nedenlerden kaynaklanan mekanizmaların tetiklemesi sonucu ortaya çıkan bir tepki ya da farklı hastalıkların belirtisidir. Mide bulantısı genellikle kusmanın ilk aşaması olarak değerlendirilmektedir.

Mide bulantısının nedenleri nelerdir?

Akla ilk olarak sindirim sistemi rahatsızlıkları gelse de mide bulantısı farklı birçok hastalığın belirtisi olarak kendini gösterebilmektedir.

Gıda zehirlenmesi

Mikroorganizmalar ya da bakteri toksinleri tarafından bozulmuş gıdaların tüketilmesi sonucu ortaya çıkan durumdur. Gıda zehirlenmelerinin birçoğunda kişinin hastaneye gitmesine gerek olmadan evde kendiliğinden geçebilmektedir. Ancak bazı durumlarda acil müdahale gerekebilmektedir. Gıda zehirlenmelerinde ortaya çıkan ilk belirtilerden biri mide bulantısıdır. Gıda zehirlenmelerinde mide bulantısı şikayetine; kusma, ishal, ateş, karın ağrısı ve kramplar gibi şikayetler de eklenebilmektedir.

Gastrit

Mide zarının iltihaplanması olarak tanımlanabilen gastrit genellikle helikobakter pilori mikrobundan kaynaklanmaktadır. Gastrit aniden ortaya çıkabileceği gibi (akut gastrit) zamanla yavaş yavaş belirti göstererek de görülebilmektedir (kronik gastrit). Gastrit hastalarında görülen belirtiler arasında mide bulantısı çok yaygındır. Mide bulantısı ile birlikte kusma, karnın üst bölgesinde ağrı ve şişkinlik eşlik eden şikayetler arasındadır.

Ülser

Mide asidinin çeşitle nedenlerle mide veya 12 parmak bağırsağında harabiyet oluşturarak doku kaybına neden olması olarak tanımlanan ülser farklı belirtilerle kendini belli etmektedir. En sık rastlanan ülser belirtisi karnın üst tarafından ortaya çıkar ağrı olmakla birlikte mide bulantısı, kusma, iştah kaybı gibi şikayetlere de neden olabilmektedir.

Bağırsak enfeksiyonları

Bağırsak enfeksiyonu, gastrointestinal enfeksiyonlar veya gastroenterite olarak da bilinmektedir.  İnce ve kalın bağırsağı etkileyerek sindirim sistemi iltihabına neden olan viral, bakteriyel veya parazit kaynaklı enfeksiyonlar bağırsak enfeksiyonları olarak tanımlanmaktadır. Ani ve geçici akut bağırsak enfeksiyonları yaşanabildiği gibi kronik iltihaplı bağırsak hastalıkları da görülebilmektedir. Bağırsak enfeksiyonlarına rotavirüs gibi virüsler, salmonella gibi bakteriler ya da giardia gibi parazitler yol açabilmektedir. Bağırsak enfeksiyonlarının nedenleri farklı olabilse de ortaya çıkan belirtiler birbirine çok benzemektedir. Bağırsak enfeksiyonlarında mide bulantısı çok sık görülen belirtiler arasındadır. Mide bulantısının yanında karın ağrısı, kanlı ishal, ateş gibi belirtiler bağırsak enfeksiyonu şikayetleri arasında yer almaktadır.

Safra kesesi hastalıkları ve safra kesesi ameliyatları

Safra kesesi hastalıkları farklı şekillerde görülebilmektedir. Safra kesesinin akut iltihabı, safra yolu yaralanmaları ve darlıkları, safra yolu kistleri, safra kesesi taşları, safra kesesi kanseri gibi farklı şekillerde yaşanabilmektedir. Safra kesesi karaciğerin altında bulunan bir kesedir. Karaciğerde üretilen safrayı depolar ve konsantre eder. Safra, yağın sindirimine yardımcı olur ve yiyeceklere yanıt olarak safra kesesinden üst ince bağırsağa salınır. Safra kesesi hastalığı türleri şunları içerir:

Safra kesesi hastalıklarında en hafif ve en yaygın belirtisi biliyer kolik adı verilen aralıklı ağrıdır. Tipik olarak, hasta, göğüs kafesine yakın sağ üst karında şiddetli ve sırtın üst kısmına yayılabilen ağrı yaşamaktadır. Bazı hastalar bu ağrıyı göğüs kemiğinin arkasında hissedebilir. Safra kesesi hastalıklarında hastalarda en sık görülen bir diğer şikayet ise mide bulantısı veya kusmadır. Mide bulantısı ve kusma şikayetleri safra kesesi hastalıklarından cerrahi tedavi gören hastalarda ameliyat sonrasında da devam edebilmektedir.

Gastroözefageal Reflü

Toplumda sık görülen hastalıklardan birisi de Gastroözefageal Reflü hastalığıdır. Mide içeriğinin farklı nedenlere bağlı olarak mideden yemek borusuna doğru geri kaçışıyla ortaya çıkmaktadır. Gastroözefageal Reflü hastalığında en sık görülen belirti mideden boğaza doğru yayılan yanma hissidir. Yemeklerden sonra veya gece yatarken yanma hissi daha fazla görülebilmektedir. Gastroözefageal Reflü hastalığında göğüs ağrısı, yutma güçlüğü, boğazda yumru hissi, mide bulantısı ve kusma şikayetleri de yaşanabilmektedir.

Gastroparezi (Midenin yavaş boşalması)

Midenin yavaş boşalması ya da mide tembelliği olarak da bilinen Gastroparezi hastalığının belirtileri diğer mide rahatsızlıklarına benzediği için teşhisi zor koyulabilen bir hastalıktır. Sağlıklı çalışan bir mide tüketilen besinleri küçük parçalara ayırarak bağırsaklara göndermektedir. Ancak diyabet, viral enfeksiyonlar, cerrahi müdahaleler, sinir sistemi hastalıkları gibi çok farklı nedenlere bağlı olarak Gastroparezi hastalığı geliştiği durumlarda mide yapması gereken sindirim işlemini gerçekleştirememektedir. Tüketilen besinlerin midede uzun süre kalması sonucu mide bulantısı ve kusma gibi şikayetler çok sık görülebilmektedir.

Alkalen reflü gastriti (safra gastriti)

Karaciğerde üretilen safra ve diğer bileşenlerin ince bağırsaklardan mideye sızarak mide mukozasında iltihaplanmaya yol açması olarak tanımlanabilen Alkalen Reflü gastriti hastalığının belirtileri diğer mide hastalıklarında ortaya çıkan şikayetlere benzemektedir. Karnın üst bölgesinde huzursuzluk, ağrı, şişkinlik gibi belirtilerin yanında mide bulantısı ve kusma sık yaşanabilmektedir.

Bağırsak tıkanıklığı

Bağırsak tıkanıklığı müdahale edilmediği takdirde hayati tehlikeye yol açabilen rahatsızlıklardan birisidir. Ani ve şiddetli karın ağrısı, karında şişlik, gaz ve gaita çıkaramama gibi belirtilerin yanında mide bulantısı ve kusma gibi şikayetler görülebilmektedir.

Gebelik

Birçok hastalık mide bulantısına neden olabildiği gibi hamilelik de mide bulantısının en çok yaşandığın süreçlerin başında gelmektedir. Özellikle gebeliğin ilk aylarında anne adaylarının büyük bir çoğunluğu mide bulantısı ve kusma şikayetleri yaşayabilmektedir. Hamilelikte yaşanan hormonal değişimler, koku hassasiyetinin artması gibi faktörler mide bulantısı yaşanmasına yol açabilmektedir. Genel olarak mide bulantısı hamileliğin ilk aylarında daha sık yaşanmakla birlikte bazı anne adaylarında gebeliğin son aylarına kadar mide bulantısı şikayeti yaşanabilmektedir.

Araç tutması (Hareket hastalığı)

Halk arasında araç tutması olarak bilinen hareket hastalığı da mide bulantısına neden olabilmektedir.  Uçak, otomobil, vapur gibi araçlara seyahat ederken denge algısında yaşanan bozulmaya bağlı olarak yaşanan araç tutmasında mide bulantısının yanı sıra baş dönmesi, kusma, terleme gibi şikayetler de yaşanabilmektedir.

Koku ve görüntü karşısında vücudun verdiği tepki

Kötü kokuların alınması ya da kötü görüntüler beyni uyararak mide bulantısını tetikleyebilmektedir.

Kanser ve kanser tedavisi

Mide bulantısı kanser belirtisi olabilmektedir. Özellikle sindirim sistemi kanserlerinde hazımsızlık, şişkinlik gibi belirtilerle birlikte mide bulantısı, kusma, iştahsızlık, kilo kaybı gibi şikayetler yaşanabilmektedir. Kanser tedavisi ya da kanser tedavisinden sonra da mide bulantısı şikayetleri yaşanabilmektedir. Kemoterapi tedavisi sırasında ani mide bulantısı ve kusma şikayetleri görülebilmektedir. Mide bulantısı ve kusma şikayetleri kemoterapi sırasında olabileceği gibi sonrasında da ortaya çıkabilmektedir.

Vertigo (Baş dönmesi)

Hastalar farklı nedenlere bağlı olarak vertigo yani baş dönmesi yaşayabilmektedir. Şiddetli vertigo durumunda kişi genellikle hareket edememektedir ve ilk görülen şikayetler mide bulantısı ile kusma olmaktadır.

Kulak enfeksiyonu

Kulak enfeksiyonları genellikle şiddetli kulak ağrısı ile kendini belli etmektedir. Ancak iç kulak enfeksiyonlarında kulak ağrısına mide bulantısı, baş dönmesi gibi şikayetler eklenebilmektedir .

Beyin travması, beyin tümörü

Kafa travmaları ya da beyin tümörü gibi rahatsızlıklar hastalığın şekline göre farklı belirtiler gösterebilmektedir. Beyin travması veya beyin tümörlerinde şiddetli baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, konuşma bozukluğu, kol veya bacaklarda güçsüzlük, görme bozuklukları gibi şikayetler yaşanabilmektedir.

Apandisit

Kalın bağırsağın başlangıç kısmında 5-6 cm boyunda, 3 mm çapında kör bir bağırsak parçası olan apandisitin tam olarak görevinin ne olduğu bilinmemektedir. Bağırsağın defans mekanizması ve bağışıklığı düzenlemeye yardım ettiği öngörülen apandisitin iltihaplanmasının en tipik belirtisi sağ kasık ağrısıdır. Ancak ağrı ile birlikte mide bulantısı, kusma, sindirim güçlüğü gibi şikayetler de yaşanmaktadır.

Migren

Migren ataklarının en belirgin özelliği zonklama şeklinde baş ağrısıdır. Ancak bu baş ağrısına; mide bulantısı, kusma, ışık ve sese karşı hassasiyet gibi şikayetler de eklenmektedir.

Kalp krizi

Kalp krizi sırasında yeterli oksijen alınamadığı için baş dönmesiyle birlikte mide bulantısı ve kusma şitayetleri yaşanabilmektedir.

İlaç kullanımı

Çeşitli ilaçlar yan etki olarak mide bulantısına neden olabilmektedir.

Stres

Stres birçok soruna neden olmasının yanı sıra beyni olumsuz uyararak mide bulantısını tetikleyebilmektedir.

Aşırı besin tüketmek

Mide-bağırsak sistemini huzursuz eden besinlerin tüketilmesi mide bulantısı ve kusmayla sonuçlanabilir

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Böbrek taşları veya idrar yolu enfeksiyonları şiddetli ağrının yanı sıra mide bulantısı ve kusma gibi şikayetlerle de kendini belli edebilmektedir.

Mide bulantısı şikayetleri yaşıyor ve nedenini öğrenmek için gerekli testleri yaptırmak istiyorsanız Memorial Evde Sağlık sitesindeki  https://evdesaglik.memorial.com.tr/urun-ve-hizmetler/laboratuvar-paketleri-c/yorgunluk-ve-bagisiklik-c21/ linkini tıklayabilirsiniz.

Astım nedir
CategoriesGenel

Astım Hastalığının Sık Görülen Belirtileri

ASTIM 

Astım, hava yollarının herhangi bir mikroorganizma olmadan iltihaplanması ve daralması sonucu oluşmaktadır. Dünyada görülen en yaygın hastalıklardan biridir. Her yaştan insanı etkileyebilen kronik ve inflamatuar bir hastalıktır. Çocukluk çağında daha çok erkek çocuklarını etkileyen astım, erişkinlerde ise kadınlarda daha fazla görülmektedir. Düzenli ilaç kullanımı ve doktor kontrolleri ile astım kontrol altına alınabilir. Astım hastaları normal ve aktif bir yaşam sürdürebilir. Memorial Şişli Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Füsun Soysal, astım ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

Astım nedir?

Astım akciğer hava yollarının yani bronşların kronik iltihabı bir durumudur. Hastalar; nefes darlığı, öksürük ve göğüste sıkışma hissi şikayetiyle doktora başvurmaktadır. Astımın belirtileri KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) ile karışabilmektedir. Astımın neden olduğu bu şikayetler zaman zaman özellikle mevsimsel değişikliklere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. İlaçlarla veya ilaçsız olarak bu şikayetler geçebilmektedir. Astımda hava yolları eski haline dönebilirken, KOAH’ta bu söz konusu değildir. Astım kronik bir hastalık olduğu için düzenli ilaç kullanımı ve doktor kontrolü önem arz etmektedir.

Astımın nedenleri nelerdir?

Astımın nedenleri arasında;

  • Genetik yatkınlık,
  • Sigara kullanımı,
  • Fazla kilo ve obezite,
  • Ev tozu akarları, polenler, küf mantarları ve hayvan tüyleri,
  • Kimyasal maddeler,
  • Hava kirliliği bulunmaktadır.

Astımın, alerji kaynaklı olduğu düşünülüyorsa, hastaya cilt ve kan testleri yapılarak hastanın hangi maddelere alerjisi olduğu belirlenmelidir. Bu maddelerden uzak durulması tedavinin temelini oluşturmaktadır. Eğer hastanın polen alerjisi bulunuyorsa polenlerin çok olduğu dönemlerde dışarıya mümkün olduğunca çıkılmaması ve gerekli durumlarda maske kullanması önerilmektedir.

Astımın belirtileri nelerdir?

Astımın belirtileri şunlardır;

  • Öksürük,
  • Göğüste sıkışma ve baskı hissi,
  • Nefes darlığı,
  • Soluk alıp verirken hırıltı, hışıltı ve ıslık sesi benzeri seslerdir.

Bu belirtiler tekrar ediyorsa, kendiliğinden ya da astım spreyleri ile düzeliyorsa ve özellikle uykudan uyandıracak şekilde görülüyorsa akla astım hastalığı gelmelidir.

Astım tanısı için istenen testler nelerdir?

Astım, hasta öyküsü ile tanısı konabilen bir hastalıktır. Hastada; öksürük, nefes darlığı, hırıltılı, hışıltılı solunum, göğüste baskı hissi gibi tekrarlayan şikayetlerin varlığı astımı işaret edebilmektedir. Hastadan alınacak detaylı bir hasta öyküsü ve solunum fonksiyon testi tanının konmasında yardımcı olmaktadır.

Şikayetleri olan kişiyi solunum fonksiyon testi uygulanır. Daha sonra bir nefes açıcı verilerek 15-20 dakika sonra solunum fonksiyon testi tekrar yapılır. İki ölçüm arasında belirli bir fark varsa astım tanısı konulmaktadır. Solunum fonksiyon testleri hastanın iyi olduğu dönemde normal çıkabilmektedir. Bu durum, kişinin astım olmadığı anlamına gelmemektedir.

Alerji testleri, astımın alerjik kökenli olup olmadığını belirlemek için yapılmaktadır. Erişkin astım hastalarının yarısı alerjik astımlıdır. Kişinin hasta öyküsü alınırken eğer alerjik durumlardan bahsediliyorsa alerji testi yapılabilmektedir.

Astım tanısı için çoğu zaman akciğer filmi ya da akciğer tomografisine gerek olmamaktadır. Bu belirtiler başka akciğer hastalıklarının da belirtisi olabileceği için ayrım yapmak adına görüntüleme tekniklerine başvurulabilmektedir. Astım tanısı için kan testi de bulunmamaktadır. Kan testleri de yine başka akciğer hastalıklarının olup olmadığını anlamak için yapılmaktadır.

Astım tanısı konulduktan sonra astıma eşlik eden diğer hastalıkların varlığı da mutlaka gözden geçirilmektedir. Astımla nazal polip, kronik ve alerjik nezle gibi hastalıklar sık görülmektedir. Uyku apne sendromu da astımlı hastalarda sık karşılaşılmaktadır.  Astım tanısı konduktan sonra hasta 1, 3 ve 6 aylık arayla takip edilmektedir. Bu periyodlarda hastaya solunum fonksiyon testleri ve diğer kontroller yapılmaktadır.

Astımın tedavisi nedir?

Astımda geri dönüşümlü bir hava yolu darlığı söz konusudur. Tedavide düzenli ilaç kullanımı ve rutin hekim kontrolü ile astımın kontrol altına alınması amaçlanmaktadır. Kronik bir hastalık olduğu için tamamen tedavisi söz konusu değildir.

Tedaviyle astım belirtilerinin mümkün olduğu kadar azaltılması, hastanın rahat uyuyabilmesi, günlük hayatına konforlu bir şekilde devam edebilmesi ve astım ataklarının önlenmesi sağlanmaya çalışılmaktadır.

Astım tedavisinde hasta ve hekim işbirliği çok önemlidir. Alerjik astımlı bir hastanın alerjenden korunması önemlidir.

Astım tedavisinde inhalasyon yani nefes yoluyla alınan sprey tarzı ilaçlar kullanılmaktadır. Bu spreylerin içinde kortizon ya da nefes açıcı ilaçlar bir arada ya da ayrı ayrı bulunabilmektedir.

Astım ilaçlarında kortizon bulunmaktadır ama bu ilaçlar bağımlılık yapacak düzeylerde değildir. Spreyler nefes yoluyla kullanılan ilaçlardır, kortizon lokal olarak hava yolları ve bronşlarda etkili olmaktadır, dolayısıyla çok ciddi yan etkileri bulunmamaktadır.  Astım tedavisinde kullanılan kortizon miktarı mikrogram dozunda yani çok düşüktür. Kilo artışı, ciltte bozulmalar, katarakt gelişimi, mide rahatsızlıkları ya da kemik erimesi gibi kortizonun bilinen yan etkilerine neden olmamaktadır.

Astım hastaları ilaçlarını kendi isteklerine göre kesmemelidir. Astım ilaçları düzenli olarak kullanıldığında sürekli ilaç kullanımı da önlenebilmektedir. Tedavi başladıktan sonra düzenli doktor kontrolü önerilmektedir. Astım kriz ve ataklarla ortaya çıkabilen bir hastalıktır. Bu sebeple hastanın ilaçları her zaman ulaşılabilir olmalıdır.

Bazı hastalarda astım ağır seyredebilmektedir. Bu hastalar için özel tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Biyolojik ajanlar denilen bu özel tedavi yöntemlerine astım alanında uzman merkezlerden ulaşılması gerekmektedir. 

Sık sorulan sorular

Astım hastaları nelere dikkat etmelidir?

Astım hastaları ilaçlarını düzenli olarak kullanmalı ve doktor kontrollerini aksatmamalıdır. Alerjik astım hastaları ise astımı tetikleyecek alerjenlerden mümkün olduğunca kaçınmalıdır. Polen alerjisi olan bir hasta mümkün olduğunca dışarı çıkmamalı, çıkmak zorunda ise maske kullanmalıdır. Ev tozu akarına alerjisi olan bir hasta hayat boyu buna özen göstermelidir. Hayvan tüylerine alerjisi olan bir astım hastası yine bu alerjene maruz kalmamak adına dikkatli olmalıdır. Sigara içen bir kişi sigarayı bırakmalı, fazla kilolu olan bir hasta mutlaka kilo vermelidir. Astım atağına neden olabilecek güçlü ve ağır kokulardan uzak durmaya gayret edilmelidir.

Astım krizi nedir?

Astım semptomları hem yavaş yavaş hem de aniden kötüleşebilir. Bu astım krizi olarak bilinmektedir. Ağır bir kokuya maruz kalmak ya da grip gibi üst solunum yolları hastalıkları astım krizine yol açabilmektedir. Astım krizi olmadan önce göğüste sıkışma, soluk alıp verirken hırıltı ve ıslık sesi şeklinde seslerle belirti verebilmektedir. Stres, aşırı sevinç, üzüntü ve sıkıntı bazen astım ataklarına neden olabilmektedir. Ciddi ataklar hastaneye yatmayı gerektirebilir ve nadiren de olsa astım yeterince tedavi edilmezse hayatı tehdit edici olabilir.

Astım hastalığı geçer mi?

Astım kronik bir hastalık olduğu için tamamen iyileşmesi söz konusu olmamaktadır. Astımın belirtileri geceleri ve sabahın erken saatlerinde, fiziksel egzersizden sonra veya başka bir tetikleyicinin (kirlilik, alerjenler vb.) varlığında ortaya çıkabilmektedir. Fakat düzenli ilaç ve doktor kontrolleri ile astım kontrol altına alınabilmektedir.

Astımlı bir hasta hamile kalabilir mi?

Astım hastası bir kadının hamile kalmasında bir sakınca yoktur. Hamilelik süresince düzenli ilaç ve doktor kontrolleri aksatılmamalıdır. Hamilelerin kullanabileceği güvenli ilaçlar bulunmaktadır. Düzenli takip edilmeyen astım hastaları gebeliklerinde sorunlar yaşayabilirler. Bunu önlemek için düzenli hekim kontrolleri ve ilaç kullanımı şarttır.

Alerjik astımınız varsa ya da alerjik bir bünyeniz olduğunu düşünüyorsanız Alerji testi paketlerimizi satın alabilir, evinizin rahatlığında hizmet alabilirsiniz.” https://evdesaglik.memorial.com.tr/p/alerji-taramasi-solunum-maddeleri-ve-gidalar/

Kapat
Add to cart
Görüşmeyi Başlat
Canlı Destek
Canlı Destek - Evde Sağlık
Merhaba,
Size nasıl yardımcı olabiliriz?