Eritrosit-yuksekligi
CategoriesGenel

Eritrosit (RBC) Nedir Yüksekliği ve Düşüklüğü Ne Anlama Gelir?

Halk arasında alyuvar olarak da adlandırılan kırmızı kan hücreleri yani eritrositler vücutta karbondioksit ve oksijen taşıyan kan hücreleridir. Hücrelerin büyümek, çoğalmak ve sağlıklı kalmak için oksijene ihtiyacı vardır. Eritrositlerin de yapısında hemoglobin ve demir bulunmaktadır. Kırmızı kan hücresi (RBC) sayımı neredeyse bütün kan tahlillerinde yapılmaktadır. Normalden yüksek veya düşük eritrosit yani RBC sayısı genellikle bir hastalığın ilk belirtisi olabilmektedir.

Memorial Ataşehir Hastanesi Hematoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Hakan İsmail Sarı, eritrosit yüksekliği ve düşüklüğü hakkında bilgi verdi.

Eritrosit nedir?

Eritrosit yani kırmızı küre veya kırmızı kan hücresi (Red Blood Cell / RBC) kana kırmızı rengini veren hücrelerdir. Kan; eritrosit, lökosit ve trombosit hücrelerinden oluşur. Eritrosit yani kırmızı kan hücreleri tüm hücrelerin neredeyse yüzde 99’unu oluşturmaktadır. Eritrositler bünyesinde bulunan hemoglobin sayesinde akciğerden alınan oksijeni vücudun geri kalanına taşırlar. Kan ölçümlerinde eritrosit düşüklüğü (RBC) ya da yüksekliği farklı hastalıkların habercisi olabilir.

Eritrosit (RBC) değeri kaç olmalıdır?

Eritrosit değeri genel olarak kadınlarda erkeklere oranda daha düşük seviyelerdedir. Eritrosit (RBC) seviyesi aynı zamanda yaşla birlikte azalma eğilimi göstermektedir. Eritrosit değerleri genel olarak şu şekilde değerlendirilebilir;

  • Yetişkin erkeklerde mikrolitre (mcL) kan başına 4,35 – 5,65 milyon kırmızı kan hücresi
  • Yetişkin kadınlarda mikrolitre (mcL) kan başına 3,92 – 5,13 milyon kırmızı kan hücresi
  • Çocuklarda mikrolitre (mcL) kan başına 4.0 – 5.5 milyon kırmızı kan hücresi

Eritrosit (RBC) yüksekliğinin nedenleri nelerdir?

Kandaki Eritrosit (RBC) yüksekliğinin çok farklı nedenleri olabilmektedir.

  • Sigara kullanımı
  • Yüksek rakımlı yerlerde yaşamak
  • Ağır fiziksel aktivite
  • Performans artırıcı ya da farklı ilaçlar (androjen, kortizon, protein tozu) kullanmak gibi yaşam tarzına bağlı nedenlerden dolayı eritrosit (RBC) yüksekliği yaşanabilmektedir.

Bunların yanında kandaki eritrosit yüksekliği çeşitli hastalıkların ilk belirtisi de olabilmektedir.

  • Kemik iliğinin kontrolsüz olarak aşırı kırmızı kan hücresi ürettiği bir kan hastalığı olan “Polisitemi vera” hastalığı. Kotrolsüz aşırı alyuvar üretimi nedeni ile kan akışı bozulur ve pıhtı riski artar. Kemik iliği yetmezliği ve lösemiye dönüşüm riski de taşır.
  • Kalp yetmezliği
  • Doğuştan gelen kalp hastalıkları (Kalp delikleri)
  • KOAH
  • Pulmoner fibroz gibi akciğer hastalıkları
  • Uyku apnesi
  • Böbrek hastalıkları
  • Dehidrasyon – kanın sıvı kısmındaki (plazma) azalma

Eritrosit (RBC) yüksekliğinin belirtileri nelerdir?

Eritrosit yüksekliği her zaman belirti vermeyebilir. Özellikle kemik iliğinin çok fazla kan hücresi ürettiği Polisitemi vera gibi hastalıklarda belirgin belirtiler gözükmeyebilir. Eritrosit (RBC) yüksekliğini genel olarak belirtileri şu şekilde sıralanabilir;

  • Baş ağrısı
  • Baş dönmesi
  • Kulak çınlaması veya kulakta uğultu
  • Bulanık veya çift görme
  • Kaşıntı (Özellikle sıcak banyo sonrası)
  • El ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma, yanma veya güçsüzlük
  • Dalak büyümesine bağlı olarak yemek yedikten hemen sonra tokluk hissi veya sol üst karın bölgesinde şişkinlik ya da ağrı.
  • Mide ülseri
  • Burun kanaması veya diş eti kanaması gibi olağandışı kanamalar.
  • Yatarken nefes darlığı ve nefes almada zorluk

Eritrosit (RBC) düşüklüğünün nedenleri nelerdir?

Eritrosit (RBC) düşüklüğü kansızlık (anemi) oluşturarak oksijenin vücut dokularına taşınmasını olumsuz etkileyebilir. Eritrosit düşüklüğünün altında farklı nedenler olabilir. Genel olarak kandaki eritrosit düşüklüğü nedenleri şu şekilde sıralanabilir;

  • En sık neden demir eksikliğidir. Özellikle adet gören kadınlarda sıklıkla rastlanır.
  • B-12 vitamini veya folat (B-9 vitamini) eksikliği eritrosit düşüklüğüne neden olabilir. Bu vitaminlerden herhangi birindeki eksiklikler, kemik iliğinin büyük, anormal, olgunlaşmamış kırmızı kan hücreleri (megaloblastlar) yaptığı bir durum olan megaloblastik anemiye neden olur.
  • Kanama veya kan kaybı, kırmızı kan hücrelerinin sayısını azaltabilir. Örneğin mide ülseri mide hastalarında kanamaya yol açarak anemiye neden olabilir.
  • Kelebek hastalığı olarak bilinen Lupus ya da Sistemik Lupus Eritematozus (SLE) hastalığında kırmızı ve beyaz kan hücrelerinin sayısında tehlikeli düşüşler olabilir.
  • Lenfoma hücreleri kemik iliğine yayıldığında, yeni kırmızı kan hücreleri yapan normal, sağlıklı hücreleri engelleyebilir.
  • Lösemi kemik iliğini işgal eden bir hastalıktır. Kırmızı kan hücreleri kemik iliğinde üretildiği için lösemi nedeni ile yeni hücrelerin üretiminde düşüş yaşanmaktadır
  • Multipl miyelom kemik iliğinde antikor üretiminden sorumlu hücrelerin kanseridir. Bu nedenle yeni kırmızı kan hücreleri yapan normal, sağlıklı hücrelere müdahale edebilir. Multipl miyelomlu kişilerin yaklaşık %60-70’inde teşhis anında anemi vardır.
  • Sağlıksız beslenme
  • İlaçlar. Özellikle kemik iliğinde kan üretimini engelleyen Kemoterapi ilaçları
  • Gebelik
  • Tiroid hastalıkları

Eritrosit (RBC) düşüklüğünün belirtileri nelerdir?

Kırmızı kan hücresi yani eritrosit düşüklüğü olan kişilerde genel olarak şu belirtiler görülebilir;

  • Solgunluk
  • Zayıflık
  • Nefes darlığı
  • Baş ağrısı
  • Baş dönmesi
  • Uyku hali
  • Hızlı veya düzensiz kalp atışı
  • Yorgunluk
  • Dalgınlık
  • Halsizlik
  • Huzursuzluk ve sinirlilik hali

Siz de eritrosit düzeylerinizi merak ediyor ve genel sağlık durumunuz hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız Memorial Evde Sağlık hizmetleri kapsamında kapsamlı kan paketini satın alarak testlerinizi evinizin konforunda yaptırabilirsiniz.

https://evdesaglik.memorial.com.tr/p/kapsamli-laboratuvar-paketi/

 

yumurtalıkkanseri
CategoriesKadın Sağlığı Yazıları

Yumurtalık (Over) Kanseri Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Yumurtalık (over) kanseri dünyada en çok hayati riske yol açan kanser türlerinden biridir. Jinekolojik kanserlerin içinde de sıklığı her geçen gün yaygınlaşmaktadır. Yumurtalık kanseri gelişim süreci net olarak bilinmemekle beraber, tüplerin ucundaki fibriyal dokulardan kaynaklandığı son dönemlerde yapılan çalışmalarla ortaya konmaktadır. Yumurtalık kanseri belirtileri konusunda son derece dikkatli olunmalı, tanı ve tedavi süreci vakit kaybedilmeden başlatılmalıdır. Memorial Bahçelievler Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Veysel Şal, over (yumurtalık) kanseri belirtileri, tanı ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Yumurtalık (over) kanseri nedir?

Yumurtalık kanseri, yumurtalıklardaki hücrelerin kontrol dışı aşırı çoğalması ve tümör oluşturması ile gelişir. Kadınlarda sık görülen bir kanser türüdür. Çoğunlukla menopoz sonrasında başlar; nadiren genç kadınlarda görülür.

Yumurtalık (over) kanseri belirtileri nelerdir?

Belirtiler olarak genellikle tanıyı ileri evrede aldığı için karın şişliği, karın ağrısı, bağırsak, büyük abdest veya idrardaki değişiklikler, bulantı ve kusma şikayetleri görülmektedir. Veya rutin bir jinekolojik muayenede yumurtalık kanserleri kitle şeklinde kendini göstermektedir. Ultrasonografi esnasında da bazen şüphelenilmektedir. Veya rutin yapılan tümör tarama testlerinde değerlerin yüksek çıkması da bize yumurtalık kanserini düşündürür.

Yumurtalık (over) kanseri tanısı nasıl koyulur?

Tanısı cerrahi ile şüphelenilen dokunun çıkartılıp patolojiye gönderilmesiyle konulur.

Yumurtalık (over) kanseri tedavisi nasıldır?

Tedavisindeki amaç çok erken evrede yakalanırsa kapalı yöntemle yapılabilir. Ancak genellikle ileri evrede yakalandığı için açık cerrahi yöntemle tüm tümör dokuları çıkartılır. Özellikle rahim, yumurtalıklar, apendiks, omentum, tutulmuşsa lenf nodları, varsa periton yüzeyi, bağırsak tutulum varsa bağırsak rezeksiyonu gibi geniş bir cerrahi ile tedavi edilmektedir.

Yumurtalık (over) kanseri risk faktörleri nelerdir?

Over kanserinde risk faktörleri bulunmaktadır.

  • Ailede meme kanseri, over kanseri olması ya da risk faktörü olması, yani BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonu taşıyıcı olmak,
  • Doğum yapmamış olmak,

Koruyucu faktörler ise

  • Doğum kontrol ilacı kullanan kadınlarda özellikle kullanım süresi uzadığı zaman özellikle over kanseri riski %50 azalmaktadır.

Yumurtalık (over) kanseri tarama testi nedir?

Over kanserinin erken tanısında kullanılacak herhangi bir tarama testi yoktur ancak ailesinde risk faktörü olan veya ailesinde olanlarda CA 125 adı verilen bir biyokimyasal tümör markerı ile beraber 6 aylık ultrason takipleri yapılmaktadır aile bireylerine.

Yumurtalık (over) kanserinde yaşam kaybı oranları nelerdir? Yumurtalık kanseri 4 evre yaşam süresi nedir?

Over kanseri genellikle evre 3 ve evre 4 sürecinde tanı almaktadır. Evre 3 ve 4 over kanserindeki yaşam süresi oranı 5 yılda %50’dir. Yani iki hastadan biri 5 yıl içerisinde yaşamını yitirmektedir. Burada en önemli faktörler yapılan ilk cerrahinin başarısıdır. Geriye hiç tümör dokusu bırakılmaması ve tümör dokusunun kemoterapiye olan duyarlılığı ve direnç oranıdır.

Yumurtalık (over) kanseri yayılır mı? Yumurtalık kanseri ilk hangi organlara sıçrar?

Yumurtalık kanseri genellikle periton yüzeyinde yani yumurtalıklara yakın olan dokulardaki zarlarda, bağırsaklarda yayılma göstermekle beraber karaciğer yüzeyinde, diyaframda, akciğerdeki plevra bölgesi gibi uzak dokularda da yayılım gösterebilmektedir. Ancak yayılım genellikle komşu organ yayılımıyla olmaktadır. Yani kan ve lenf yoluyla biraz daha az görülmektedir.

Yumurtalık (over) kanseri ultrasonda belli olur mu?

Ultrasonografi esnasında da bazen şüphelenilmektedir veya rutin yapılan tümör tarama testlerinde değerlerin yüksek çıkması da yumurtalık kanserini düşündürür.

Over kanseri sessiz ilerleyen ve genellikle son evrelerde belirti gösteren sinsi bir kanserdir. Siz de over kanseri riskinizi ve genetik yatkınlığınızı Memorial Evde Sağlık uygulamaları kapsamında size özel genetik danışmanlık paketi ile öğrenebilirsiniz.

Kapat
Add to cart
Görüşmeyi Başlat
Canlı Destek
Canlı Destek - Evde Sağlık
Merhaba,
Size nasıl yardımcı olabiliriz?